Besmelesiz her iş güdük mü?

Tarih: 05.09.2022 - 11:37 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Evet, her hayırlı işin başı besmeledir, besmelesiz her iş de güdüktür, bereketsizdir.

Nitekim Hz. Peygamber (asm) Efendimiz şöyle buyurur:

كُلُّ كَلَامٍ أَوْ أَمْرٍ ذِي بَالٍ لَا يُفْتَحُ بِذِكْرِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ فَهُوَ أَبْتَرُ، أَوْ قَالَ أَقْطَعُ

Yüce besmele ile (Allah’ı anarak) başlanmayan her anlamlı söz veya iş, bereketsizdir / sonuçsuzdur. (İbn Hanbel, Müsned, 2/360)

İslam’ın varlık, bilgi ve değere bakışını şekillendiren besmele, kulluk bilinciyle hayatı anlamlandırır. İster dünyevî ister uhrevî olsun, bir Müslüman her meşru ve anlamlı işinin öncesinde besmeleyi okuyup Allah’ı anmakla, Allah Teâlâ’nın ilâhlığını (ulûhiyetini), kendisinin de kulluğunu (ubudiyetini) ifade etmiş olur.

Müslüman besmele çekmekle, “Kendi adıma veya başka bir varlık adına değil, sadece Allah Teâlâ adına, onun rızasını kazanmak umuduyla ve onun izni çerçevesinde bu işi yapmaya başlıyorum.” demiş olur.

Diğer yandan besmele için Yüce Allah’ın doksan dokuz ismi içinden özellikle “Rahman” ve “Rahim” isimlerinin seçilmiş olması son derece anlamlıdır.

Besmele çeken bir mümin, Allah Teâlâ’nın engin rahmet ve merhametini ifade eden bu isimleri söylemekle, bütün söz ve davranışlarında rahmet ve merhameti prensip edineceğini ilân etmiş olur.

Ayrıca yaşantısına Allah’ın Rahman ve Rahîm isimlerinin tecellisini ümit eder. Onun rahmet ve merhameti sayesinde hem dünya hem de ahiret mutluluğunu temenni eder.

Yapmaya koyulduğu hayırlı ve anlamlı işe güç yetirebilmesi için gerekli olan takati, Kadir-i Mutlak olan Rabbinden niyaz eder. Kendisinin her an onun yardımına muhtaç olduğunu itiraf eder. Bu samimi ve derin kulluk bilinci sebebiyle de merhametlilerin en merhametlisinin yardımını celp eder.

Demek ki, anlamlı her işin ve sözün başlangıcında Yüce Allah’ın hatırlanması, o işin manevi değerinin ve bereketinin artmasına, ayrıca hayırlı ve güzel şekilde neticelenmesine vesile olur. Besmelenin okunmadığı işler ise, bereketten mahrum ve güzel sonuçlardan uzak olur.

Şu halde besmele, her hayrın anahtarıdır.

Besmelenin hangi tür söz, hareket ve işlerde okunacağını öğrenebilmek için, hadislerde yer alan “zî bâl” terkibi büyük önem arz eder. Buna göre anlamlı, önemli, bilinçli ve meşru bütün işler, başlangıcında besmele çekilmesi gereken işlerdendir. Yemek yemekten konuşmaya, abdest almaktan namaz kılmaya, hayvan kesmekten Allah yolunda savaşa gitmeye kadar anlamlı her davranış, bu hadisin kapsamındadır.

Diğer yandan suç ve günah sınıfına giren söz ve eylemlerden önce besmele çekilmesi ise, uygun ve doğru bir davranış değildir.

İslâm tarihi boyunca Müslümanların kültür ve medeniyetlerini besmeleyle yoğurması ne kadar da heyecan vericidir!

Bütün Müslümanların sofrasında eller yemeğe besmeleyle uzanır. Yemekler onun bereketiyle bollaşır. Gece onunla yatılır, güne onunla başlanır. Evden onunla çıkılır, eve onunla girilir. Vasıtaya onunla binilir. Hayırlı ve anlamlı işlere onunla başlanır. İbadetler onunla eda edilir. Duaya eller onunla kaldırılır. Bütün hatipler sözlerine, bütün yazarlar kitaplarına onunla başlar. Camilerin en müstesna yerlerini o süsler. Hat sanatının şaheserlerinde yine o vardır. Şiirlerin, nesirlerin, bütün edebiyatın vazgeçilmezi odur. Hastalar onunla şifa bulur. Konuşmaya başlayan çocuklara ilk o öğretilir..

Kısacası o, her hayrın anahtarıdır...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun