Rızkın çoğalması, ömrün uzaması... hadisini açıklar mısınız?
"Rızkının çoğalmasını, ömrünün uzamasını isteyen kimse, akrabasını kollayıp gözetsin." (Buhârî, Edeb 12, Büyû` 13; Müslim, Birr 20, 21.)
- Bu hadis-i şerifi nasıl anlamalıyız?
Değerli kardeşimiz,
Enes (ra)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (asm) şöyle buyurdu:
« مَنْ أَحبَّ أَنْ يُبْسَطَ له في رِزقِهِ ، ويُنْسأَ لَهُ في أَثرِهِ ، فَلْيصِلْ رحِمهُ »
"Rızkının çoğalmasını, ömrünün uzamasını isteyen kimse, akrabasını kollayıp gözetsin." (Buhârî, Edeb 12, Büyû 13; Müslim, Birr 20, 21.)
Resûl-i Ekrem Efendimiz’in (asm) bu hadîs-i şerîfte belirttiğine göre, akrabayı kollayıp gözetmenin insana sağlayacağı iki önemli fayda vardır. Bu faydalardan biri rızkın artması, diğeri ömrün uzamasıdır.
Halbuki bildiğimize göre rızıklar da eceller de takdir ve tayin edilmiştir. Onların artması da azalması da mümkün değildir. Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
“...Ecelleri gelince ne bir an geri kalırlar, ne de bir an ileri gidebilirler.” (A'râf, 7/34).
İlk bakışta hadisimizin bu ayete ters düştüğü sanılabilir. Fakat çelişkili görülen bu durumu birkaç şekilde açıklamak mümkündür.
Birinci Açıklama: Hadiste sözü edilen “ömür uzaması”, kinayeli bir anlatım olabilir. O takdirde hadisi şöyle anlamak gerekir:
Allah Teâlâ akrabalarını görüp kollayan kimseyi bol bol ibadet etmeye, hayırlı işler yapmaya muvaffak kılar. O da ömrünü boşa geçirmez; ahirette kendisine faydalı olacak işler yapar. Ölümünden sonra insanlar onu hayırla anarlar. Böylece o kimse, yaşıyormuş gibi sevap kazanmaya devam eder. Sadaka-i câriye olarak öldükten sonra bile insana sevap kazandıran işleri yaparak geride herkesin faydalanacağı güzel bir ilim ve değerli kitaplar bırakabilir. Veya herkesin faydalanacağı yapılar inşa edebilir. Böylece adı sanı kolay kolay unutulmaz, uzun yıllar hayırla anılır. Uzun bir ömre sığabilecek bu şeyleri yapmasına izin vermekle Allah Teâlâ onun ömrünü uzatmış olur. Yahut o kimse hayırlı evlatlar yetiştirebilir. O evlatlar vasıtasıyla hayırları devam eder.
İkinci Açıklama: Rızkın artması ve ömrün uzaması ifadeleri, kinaye değil hakikat olabilir. O takdirde ömrün uzaması sözünü şöyle anlamak gerekir:
Ayette ifade edilen “ecelin bir an geri kalmaması veya ileri gitmemesi” konusu Allah Teâlâ’nın ilmine göredir. Onun ilmi değişmez. Eceli nasıl tâyin etmişse ve bunu nasıl biliyorsa, o aynen meydana gelir. Değişecek olan ise meleğin bilgisidir. Kâinâtı melekleri vasıtasıyla yöneten Allah Teâlâ, ömür işlerini de bir meleğin sorumluluğuna vermiştir. Olabilir ki Allah Teâlâ ömürle ilgili meleğe şu tâlimâtı vermiştir:
“Eğer falan adam akrabalarını koruyup gözetirse, ömrü yetmiş sene olsun. Akrabalarıyla ilgisini keserse, ömrü altmış sene olsun.”
Buna göre değişen ömür, meleğin bildiği ömürdür. Çünkü melek bir kimsenin ileride akrabasıyla ilgilenip ilgilenmeyeceğini bilemez. O ancak olup biteni bilir. İşte artıp eksilecek olan, meleğin bildiği ömürdür. Şu ayet bunu göstermektedir:
“Allah dilediğini silip yok eder. Dilediğini de olduğu gibi bırakır. Bütün kitapların aslı onun yanındadır.” (Ra`d, 13/39).
Bütün kitapların aslı sözüyle kastedilen, Levh-i mahfûz’dur.
Acaba Resûl-i Ekrem’in (asm) hadisde geçen bu ifadesi kinaye mi, yoksa hakikat mıdır?
Birçok âlime göre bu sözler kinayedir. Öyle olunca, yukarıda da anlatıldığı üzere hadisin manası, Cenâb-ı Hak sılayırahim yapan kimsenin güzel ve faydalı işler yapmasına yardım eder, demektir.
Üçüncü Açıklama: Bazıları bu ifadeyi, “Allah Teâlâ akrabasını gözeten kimsenin aklını ve anlayış kabiliyetini hastalıklardan korur.” şeklinde anlamış; bazıları da bunu “rızkın ve ilmin bereketli, vücudun sağlam olması” tarzında izah etmişlerdir.
Rızkın çoğalmasını, ömrün uzamasını bereket olarak kabul edenler, bunu sadaka hadisiyle açıklamaya çalışmışlardır. Bilindiği gibi sadaka malı bereketlendirmek suretiyle çoğaltır. Sılayırahim de bir sadaka olduğuna göre o da malı ve ömrü bereketlendirir.
Özet olarak;
- Akrabayı ihmal etmemek dinî bir görevdir.
- Allah Teâlâ akrabasını görüp gözetenlerin rızkını artırır, ömrünü uzatır.
Diğer bir ifadeyle onlar:
* Hayatlarını Allah’a ibadetle ve onun (c.c) hoşnut olduğu işleri yapmakla geçirirler.
* Zamanlarını boşa harcamazlar.
* Mutlu ve sağlıklı olurlar; yaşamanın zevkini tadarlar.
* Allah onlara hayırlı evlatlar nasip eder.
* Öldükten sonra bile hayırla anılırlar. (bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., Hadis No: 321)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet