Gayri müslimin malı ve kanı helal mi?

Tarih: 18.05.2011 - 00:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- "Gayri müslimin malı ve kanı Müslümana helaldir." sözünü nasıl anlamamız gerekir?
- Bu durum "Bir insanı öldüren bütün insanları öldürmüş gibidir." mealindeki ayet ile çelişmiyor mu? 

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bir Müslümana diğer bir Müslümanın malı ve canı helal olmayacağı gibi, gayri müslimlerin de malı ve canı helal değildir. Nitekim Peygamberimiz (asm)

“Kim bir zımmiye eziyet etse, şüphesiz ben onun hasmıyım / düşmanıyım."(el-Hindî, Kenzu’l-Ummal, IV / 618; el-Camiu’s-Sağîr, I / 1210)

diye buyurmuştur.

"Müslüman olmayanın malı ve kanı Müslümana helaldir." sözü, "Müslümanlarla savaşan gayri müslimler" için geçerlidir.

Başka hadislerde, savaş sırasında bile savaşamayacak durumda olan yaşlıların ve kadınların öldürülmesi açıkça yasaklanmıştır.

İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor:

"Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın katıldığı gazvelerden birinde öldürülmüş bir kadın bulundu. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bunun üzerine kadınları ve çocukları öldürmeyi yasakladı." [bk. Buharî, Cihâd 147, 148; Müslim, Cihâd 24, (1744); Muvatta 3, (2, 447); Tirmizî, Cihâd 19, (1569); Ebu Dâvud, Cihâd 34, (1667); İbnu Mâce, 30, (2841).]

Kadın ve çocuğun öldürülmesini yasaklayan farklı rivayetler mevcuttur. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) zaman zaman öldürülmüş kadınlara rastladıkça yasağı tekrarlamış ve hatırlatmıştır. İbnu Hacer'in şerhte kaydettiği bir rivayete göre, Taif'de öldürülmüş bir kadın gören Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm):

"Ben kadınları öldürmeyi yasaklamadım mı, bunu kim öldürdü?"

diye sorarak meselenin üzerine gider. Bir adam atılarak açıklar:

"Ben ya Resûlullah. Ben onu tutup bineğimin arkasına almıştım. Beni aşağı düşürüp öldürmeye teşebbüs etti, ben de öldürdüm."

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) kadının gömülmesini emreder.

İmam Malik ve Evzâî Hazretleri, Resûlullah (asm)'ın bu husustaki hassasiyetine binaen şu hükme varırlar:

"Kadın ve çocuğun (savaşta) öldürülmesi hiçbir surette câiz değildir, öyle ki, savaşan kafirler, kadın ve çocukları kendilerine kalkan yapıp gerisinde siperlenseler veya bir kaleye veya gemiye girip beraberlerinde çocukları ve kadınları alıp perde olarak tutsalar bile onlara öldürücü atış yapmak veya sığınaklarını yakmak caiz olmaz."

İmam Şâfiî ve Kûfîler (Hanefî ulemâsı):

"Kadın savaşçı (olarak askerlere karışmış) ise öldürülmeleri câizdir." demişlerdir.

Mâlikîlerden İbnu Habîb: "Kadının savaşa katılması öldürülmesi için yeterli değildir; bizzat öldürme işine girişmiş ve buna kasdetmiş olması şarttır." der. Mürahik (büluğ çağına yaklaşmış) çocuğun durumu da aynıdır.

İbnu Battâl'ın aktardığına göre, bütün ulemâ, kadın ve çocuğu öldürmeye yönelmenin câiz olmadığında ittifak etmişlerdir. Kadın için: "Zayıf olmaları sebebiyle", çocuklar için de: "Küfre düşmekte kâsır olmaları sebebiyle" derler ve ilâve ederler: "Her ikisinden de istifâde etme imkânı vardır..."

Bu açıklamalara göre savaşta kafirlerin çocuklarının ve kadınlarının öldürülmesi caiz değildir, yasaktır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun