Allah, Yahudilerden kitabı değiştirmeyeceklerine dair söz almıştır. Peki değiştirileceğini bildiği halde, onlardan neden söz alıyor?
Değerli kardeşimiz,
- Bu pek açık olan meselede boğulmamak gerekir. Bu, Allah’ın sonsuz ilminin her şeyi kuşattığı gerçeğidir. Allah’ın sonsuz bir ilmi vardır. Sonsuz ilim, her şeyi kuşatan ilim demektir. Yahudilerden kitabı değiştirecekleri konusu dahil, Allah’ın ilminin dışında kalan hiçbir şey yoktur. Aslında, bunun aksini düşünmek, Allah’ın bazı şeyleri bilmediğini söylemek, ona cehaleti isnat etmek anlamına gelir ki, İslam dini açısından bu küfürdür. Kaldı ki, âdeta sonsuzluğa dek uzanan şu kâinat kitabının ihtiva ettiği harika sanat tabloları, hikmet pırıltıları ve ilim huzmeleri, böyle bir iddiayı tekzip etmektedir.
- Peki Allah “Yahudilerin kitaplarını değiştireceğini bildiği halde, neden -değiştirmemeleri yolunda- onlardan söz alıyor?”
Bunun cevabı şudur: Allah, kendi sonsuz ilmine göre değil, adaletinin tecellisi/ortaya çıkması adına imtihan ediyor, söz alıyor. Çünkü, imtihana tabi olanlar, kendilerinden söz alınanlar, nasıl olduğunu bilmedikleri Allah’ın gizli ilmine göre değil, kendi akılları ve özgür iradeleri doğrultusunda hareket ederler ve bu sebeple de, işin sonucundan mesul olurlar.
- Allah’ın ilmi, ezelî ve zatî olduğu için Allah’tan asla ayrılmaz. Allah bu ilmiyle, kimin başına neler geleceğini, kimin cennete, kimin cehenneme gideceğini de bilmektedir. Eğer bu sonsuz ilmi her şeyi kuşattığı için konuya bakarsak, dünyada hiçbir insanın imtihana tabi tutulmamasının gereğine inanmamız gerekir. Halbuki bu açık bir yanlıştır. Çünkü;
• İlim vasfı zorlayıcı bir fonksiyona sahip değildir, bilakis olacak şeylerin nasıl olacağını izleyen bir mekanizmadır. Allah’ın ilmi ezelî olduğu için, bütün zamanları birden kuşatır. Onun için geçmiş, şimdiki ve gelecek anlamında, birbirini takip eden zaman zincirinin halkaları söz konusu değildir. Dünü, yarını, bugünü hepsini aynı anda görür, kuşatır.
• Allah’ın emir ve yasakları, onun sonsuz ilmine göre değil, imtihana tabi olan insanların özgür iradesine göre şekillenmektedir. Uygulamanın olumlu veya olumsuz sonucu, insanın kendisine aittir. Bir öğrencinin sene sonu durumunu ta sene başında -bir şekilde- bilsek bile, o bilgimizle yetinmeyip, adaletin tezahürü için onu -diğer öğrencilerle birlikte- okula alıp uygulamalı bir imtihandan sonra kendisine not vermemiz, hikmetin ve adaletin gereğidir. İlahî adalet ve hikmet, bu hususa çok daha fazla dikkat etmektedir.
İlave bilgi için tıklayınız
- Madem Cenâb-ı Hak ezelî ilmiyle benim ne yapacağımı biliyor, öyleyse benim ne kabahatim var?
- Her şeyin kaderde yazılması, bizi sorumluluktan kurtarır mı?
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Allah, Yahudiler'den kitabı değiştirmeyeceklerine dair söz almıştır. Peki değiştirileceğini bilerek neden söz alıyor onlardan?
- Allah, Yahudiler'den kitabı değiştirmeyeceklerine dair söz almıştır. Peki değiştirileceğini bilerek neden söz alıyor onlardan?
- Gelmiş, gelen ve gelecek bütün insanların, nerede öleceği, kimlerin cennete kimlerin cehenneme gideceği, Allah katında hepsinin belli olduğu, anlamına gelen hadis-i şerif doğru mudur?
- Allah, itaat etmeyeceğini bildiği kişiden, itaat etmesini bekler mi?
- Allah, iyi kullarından ezelden beri mi hoşnuttur, yoksa yarattıktan sonra mı hoşnut oldu?
- Allah geleceği bilmez, bilirse zorlayıcı olur, sözü ne kadar doğrudur?
- Allah'ın küllî iradesi ile insanın cüzî iradesi nasıl bağdaştırılabilir?
- Ölenin gideceği yer belliyse, amel defteri neden kapanmaz?
- Allah, kendisini bir takım varlıklara tanıtmak için insanlar yaratıp kendisine inanmayanları cehenneme göndermesi nasıl açıklanabilir?
- Allah'ın sıfatlarının her şeyi kapsadığını nasıl anlayabiliriz?