- Bu hadisin sahihliği nedir?
“Bir gün Fahr-i Âlem (s.a.v) Efendimiz, Ebû Zerr-i Gıfârî (r.a)’ye buyurdular ki, “Ya Ebâ Zerr! Allah güzeldir, güzeli sever. Benim niçin gamlandığımı, ne düşündüğümü ve neye müştak olduğumu biliyor musun, Yâ Ebâ Zerr?” Oradakiler “Bilmiyoruz Yâ Rasulallah!” deyince, Peygamberimiz (s.a.v) bir “Allah!” dedi: “İştiyakım (arzum) benden sonra ihvanıma kavuşmak içindir.” buyurdu ve evsâfını onların uzun uzun ifade buyurdular.
- Bir gün Efendimiz (asm), Ebu Zerr-i Gıfari’ye (ra) buyurdular ki: “Ya Eba Zerr! Allah güzeldir, güzeli sever. Benim niçin gamlandığımı, ne düşündüğümü ve neyi özlediğimi biliyor musunuz?”
Oradakiler: “Bilmiyoruz Ya Resulallah, gamını ve düşünceni bize haber ver” dediler.
Resulullah (asm) bir “Aaah!” dedi: “İştiyakım benden sonraki ihvanıma kavuşmak içindir. Onların durumları enbiyaların durumları gibidir. Onlar şühedaların menzilesindedirler. Babalarından ve kardeşlerinden sadece Allah-u Teâlâ’nın rızasını kazanmak için ayrı düşerler. Malı Allah için terk ederler. Nefislerini tevazu ile hor hakîr ederler. Şehevâta ve dünya füzûliyyâtına rağbet etmezler. Allah’ın beytlerinden bir beytde Muhabbetullah’dan dolayı mahrum ve mahzun olarak toplanırlar, kalblerini Allah’a verirler. Ruhları Allah’a bağlı, onları bilmek Allah’a aid. Onların birinin hastalanması bir sene ibâdetten efdal olur.”
“Eğer istersen anlatayım ya Eba Zerr?”
“İsterim ya Resulallah.”
“Onlardan birisi öldüğü zaman Allah indindeki şereflerinden dolayı semada ölenler gibidirler. Eğer istersen daha anlatayım ya Eba Zerr?”
“İsterim ya Resulallah.”
“Onlardan birisi elbisesindeki bir böcekten müteezzi olduğu vakit ona Allah indinde yetmiş hacc ve gazve ecri ve İsmail zürriyyetinden kırk köle azad etmiş sevabı verilir, onlardan da her birisi on iki bin kişiye muaddildir. Eğer istersen daha ziyade edeyim ya Eba Zerr?”
“Evet ya Resulallah.”
“Onlardan birisi ehlini hatırlayıp da gamlandığı vakit her bir nefesine bir derece yazılır. Eğer istersen daha anlatayım ya Eba Zerr?”
“Evet ya Resulallah.”
“Onlardan birisinin arkadaşları arasında iki rek’at namaz kılması Nuh’un (as) Cebel-i Lübnan’da, bin yıl ibadet ettiği gibi ibadet eden bir adamın ibadetinden daha efdaldir. İstersen daha ziyade edeyim ya Eba Zerr?”
“İsterim ya Resulallah.”
“Onlardan birisinin tesbihi kıyamet gününde bütün dünya dağları kadar altın tasadduk edip de gelen bir kimsenin ecrinden daha fazladır. İstersen daha sayayım ya Eba Zerr?”
“Evet ya Resulallah.” dedim.
Mefhar-ı Mevcudat Efendimiz saymaya devam ederler:
“Onlardan birine bir kerre nazar etmen Allah indinde Beytullah’a nazar etmenden daha sevimlidir, ona nazar eden Allah’a nazar etmiş gibidir. Onun sevindirdiği kimse Allah’ın sevindirdiği bir kimse gibidir. Ona it’am eden Allah’ı it’am etmiş gibidir. İstersen anlatayım ya Eba Zerr?”
“Evet ya Resulullah.”
“Onların yanına günahlarda ısrar ede ede hantallaşmış bir topluluk oturunca Allah onları nazar-ı rahmeti ile nazar edip günahlarını onların hürmetine afv etmeden kalkmazlar. Ya Eba Zerr onların gülmeleri ibadettir, şakalaşmaları tesbihtir, uykuları sadakadır.
Allah onlara her gün yetmiş kerre nazar eder. Ben bunlara müştakım ya Eba Zerr.”
Resulullah bitkin bir şekilde saçlarını düzeltti, sonra başını kaldırdı, ağlıyordu, gözyaşları gözlerinden inci daneleri gibi dökülüyordu. Bir kere daha “Allah” dedi, “Onlara müştakım, onlara kavuşmak istiyorum” sonra Nebi Efendimiz (asm):
“Allah’ım! Onları muhafaza et, muhaliflerine karşı onlara yardım et, kıyamette gözümü onlarla nurlandır.”
“Dikkat edin Allah’ın o velileri ki onlara korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır.” buyurdular.