- Cabir Radıyallahu Anh'den rivayet edilen bir hadisi Şerif'te Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Ramazan'ın son gecesi olduğu zaman gökler, yerler ve melekler ümmeti Muhammed'in (asm) musibeti için ağlar."
- O zaman: "Ey Allah'ın Rasulü! O hangi musibettir?" denilince, Rasulullah; "Ramazan'ın gidişidir; şüphesiz ki onda dualar kabul olur, sadakalar makbuldür, sevaplar katlanmıştır, azap ise uzaklaştırılmıştır." buyurdu.
- İnsanın ahlaki eylemlerinde özgür olmadığı iddia ediliyor. Bunun yanlış olduğunu, insanın ahlaki eylemlerinde özgür iradesiyle karar verdiğini nasıl ispat edebiliriz?
- İddia şöyle:
- Determinizm (Belirlenimcilik): İnsanlar ahlaki eylemde bulunurken özgür değildirler. Birey, davranışta bulunurken birçok şeyden etkilenmektedir. (Yaşadığı ülke, aile, din, sosyal çevre vs.) Bu da kişinin özgürce hareket etmesini engeller.
- Deterministlere göre, ne verilen kararlar özgürcedir ne de gerçekleştirilen eylemler. Ahlak kuralları, insanın kararlarını ve eylemlerini belirler. Bu da kişinin özgürlük alanını sınırlandırır. Ayrıca hukuk kuralları, dini kurallar da eylemlerimizin ne olup olmayacağını belirlediğinden özgürce karar veremeyiz.
- Bakara 87. ayetin sonunda bazı mealde: yaptınız, diğerinde yapacak mısınız şeklinde geçiyor. Neden farklı anlam var, bozulmuyor mu?
- Ayrıca, Bakara 61’de de bir mealde, kabak bir başkasında hıyar olarak geçiyor. Neden farklıdır, bu farkları nasıl anlamalıyız?
- Hz. Ömer; "Arap kadınlarını başka milletlerle evlilikten engellediğimiz sürece Arap milleti ayakta kalır." (Abdurrezzak, Musannef, 7, 210)
- Bu hadis doğru mu, nedeni nedir?