- Toplulukta etkileşimde bulunduğumda çok heyecanlanıyorum. Tıp fakültesi öğrencisiyim, hocalarıma tek başımayken soru sorabilirken sınıf arkadaşlarım olunca çok heyecanlanıyorum, çoğu zaman sormaktan vazgeçiyorum. Bu şekilde devam edersem hayırsız, bilgisiz bir doktor olacağımdan korkuyorum.
- Bu durum sadece soru sorduğumda değil bir soruya cevap vermek istersem de oluyor.
- Kuran, sünnet, hadisler ışığında bu korkuma bir çözüm bulabilir misiniz?
- Kendimi kullanılmış bir insan olarak hissediyorum nasıl davranmalıyım?
- Ne zaman başkalarıyla bir fikir ayrılığı yaşasam hep ben özür diliyorum. Babamla problem oluyor şiddet uyguluyor suç babamın ama özür dileyen ben oluyorum. Bana hakaret edenler oluyor onlar suçlarını kabul etmiyorlar ve ben haksız duruma düşüyorum. Özür diliyorum. Suç bende olmasa bile sürekli kendimi buna mecbur hissediyorum. Hakkımı savunamıyorum.
- Sürekli kendimden taviz verdiğimi hissediyorum. Nasıl davranmalıyım? Nasıl bir taraf sergilemeliyim?
- Haklı olsam bile haksız taraflar gururlu davranırlarken ben hep haklı olan taraf olsam da özür dileyen taraf ben oluyorum.
- Arkadaşlarımla biraz mesafe var buluşmak için ben onların yakınına gidiyorum ama onlar benim yakınıma gelmiyorlar, mesela hep karşımda kim varsa onların istediği oluyor, benim isteğim hep yarım ve eksik kalıyor.
- Bu durum beni düşünmeye sevk etti. Bu konuda nasıl davranmalıyım? Kendi hakkıma girmiş olmuyor muyum?
- Son zamanlarda Kur'an'ın bir şekilde Siyonizmi ya da Yahudiler tarafından yönetilen bir Yahudi devletini desteklediğini öne süren bazı iddialar ortaya atılmıştır. Bu tür iddialarda bulunan kişiler 7:137 ve 17:104 gibi ayetlere atıfta bulunmayı sevmektedir.
7:137
“Hor görülüp ezilmekte olan o kavmi de (İsrâiloğulları) içini bereketlerle doldurduğumuz ülkenin doğu taraflarına ve batı taraflarına mirasçı kıldık. Sabırlarına karşılık rabbinin İsrâiloğulları’na verdiği güzel söz yerine geldi. Firavun ve kavminin yapıp yükselttikleri binaları yerle bir ettik.”
17:104
“Arkasından da İsrâiloğulları’na, ‘Yurdunuzda oturun! Ahiret vakti gelince hepinizi toplayıp bir araya getireceğiz!’ dedik.”
- Bu iddia, Filistinlilere yönelik muameleleri ışığında Siyonizm'e ve/veya İsrail'in sözde egemenliğine yönelik eleştirilerin önünü kesmek amacıyla kullanılmaktadır.