- Nafile bir ibadetin vacip olması için sadece niyet etmek yeterli mi, yoksa o ibadete başlamış olmak şart mı?
- Yani, sünnet bir namaza niyet ettikten sonra artık onu kılmak vacip, vacip bir namaza niyet ettikten sonra da artık o namazı kılmak farz olur mu?
- Benim işlediğim bir günahı başkasının yaptığını görünce güzel bir dille uyarmak uygun mudur?
- Mesela ben açık bir bayan isem başı örtülü bir bayanın başörtüsünü İslam'a daha uygun bir şekilde örtmesi gerektiğini güzel bir konuşma üslubu ile söylersem yani irşad yaparsam bu uygun olur mu?
"Sizden, insanları hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten alıkoyan bir topluluk olsun." (Al-i İmran, 3/104) buyurulur.
- İrşad, dini bir emir olup Müslümanlar üzerine farz-ı kifayedir. Bu ayetlere dayanarak söylüyorum, benim işlediğim bir günahı başkası yapınca onu güzel bir dil ile uyarmak uygun mu?
- Hz. İbrahim (a.s.) da her peygamber gibi namaz kılardı diye duydum. Şunu merak ediyorum:
- Hz. İbrahim ve kendisine uyanlar namaz kılıyordu ve kılanlar çok az olsa dahi hep nesilden nesile devam etmiş olması gerekir. Hz. Muhammed (s.a.v.) de Hanif dini üzere namaz kılıyordu diye biliyorum. Ama sonra İslam ile (temeli olmasa bile) şekil olarak daha farklı bir namaz emredildi.
- Ama Hz. İbrahim'den beri zaten hep Allah'ın emrettiği haliyle namaz kılınıyorsa Peygamber Efendimize kadar, nasıl ve ne zaman değişti ki İslam'la yeniden emredildi?