- Hz. Peygamber’in dua ettiklerinde önce kendilerinden başlamaları ve secili dualardan kaçınmaları..
- Hz. Peygamber dualarına kendi nefislerinden başlarlardı. Bir gün Musa (a.s.) ile salih kul arasında geçen hadiseden bahisle “Allah’ın rahmeti bizim ve Musa’ nın üzerinize olsun. Eğer o sabretmiş olsaydı daha ne acayip şeyler görecekti” buyurdular.
- Sonra da “(Musa) ‘Eğer bundan sonra sana bir şey sorarsam artık benimle arkadaşlık etme. (O takdirde) benim tarafımdan (benimle arkadaşlık etmemen için) sana bir özür ulaşmıştır’ dedi” (Kehf: 18/76) mealindeki âyet-i kerimeyi okudular ve bunu yaparken de “uzren (özür)” kelimesini uzattılar. (Kenz I/290 [İbn Ebî Şeybe, İmam Ahmed, Ebu Dâvud ve başkaları Übeyy b. Ka’b’dan. Hadisi Tirmizi de benzer şekilde rivayet etmiştir); Mecma’ X/152 (Taberani, Ebu Eyyüb el-Ensâri’den)]
- Âişe vâlidemiz Medine vaizi İbn Ebi’s-Sâib’e “Sakın dua ederken seci yapma. Çünkü Hz. Peygamber ve sahabileri asla böyle yapmazlardı” demişti.” [Kenz I/292 (İbn Ebi Şeybe, Şa’bi’den). Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 3/74]
- Yukarıda geçen seci denen durum nedir?
- Şayet sözlükte geçtiği gibi düz yazıdaki kafiye ise böyle dua etmenin sakıncası var mıdır?
- Zira Araplar bol kafiye içeren dualar okuyorlar.
- Aynı şekilde kendi dillerimizde de benzeri bir olay var.