Tasavvuf nedir?

Tarih: 23.06.2020 - 13:54 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

فَفِرُّٓوا اِلَى اللّٰهِۜ  “Öyleyse Allah'a firar edin.” (Zariyat, 51/50)

Tasavvuf; zühd hayatını tercih etmek, dünyaya gönül bağlamamak, nefsi terbiye ve kalbi tasfiye ile kâmil bir insan olma uğraşısı vermektir. “Tasavvuf, kâl ilmi değil, hâl ilmidir.” denilir. Yani tasavvufta söz değil öz ön plandadır, mühim olan söylemek değil, yaşamaktır.

İslâm Dini ana hatlarıyla iman, ibadet ve ahlaktan ibarettir. Kelâm ilmi imanı, fıkıh ilmi ibadeti, tasav­vuf ilmi de ahlakı ele alır. Tasavvuf, İslam’ı derûnî bir şekilde yaşamaktır. Ruhî ve vicdanî bir duyuşun mah­sulüdür. Şekilden mânâya geçmek, kabuktan öze ulaş­maktır. (Eraydın, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 85)

Ebu’l- Hasan Bûşenci (ö. 958) şöyle der: “Bugün tasavvuf hakikati olmayan bir isimdir. Daha evvel ismi olmayan bir hakikatti.” [Özköse, (Heyet) Tasavvuf, s. 138.]

İşte Hz. Peygamber (asm) devrinde adı konmamış bir tasavvuf hayatı fiilen vardı. Hz. Peygamber, geniş imkânlara sahip olduğu zamanlarda da sade bir hayatı tercih etti. Sahabeler de O’nu örnek aldılar, zahid bir hayat yaşadılar. Hz. Peygamberin örnek hayatına “Tarikat-ı Muhammediye” de denilmiştir. [Özköse, (Heyet) Tasavvuf, s. 251] 

Tasavvuf, bir cihetten, kalp ağırlıklı şahısların İslam’ı yorumu şeklinde mütalaa edilebilir. Nitekim akıl yönünden dine yönelenler daha çok Kelâm ilmiyle uğraşırken, kalbî yönü ağır basanlar ekseriya tasav­vufla meşgul olmuşlardır. Aklın işletilmesiyle pek çok ilimler ve fenler ortaya çıktığı gibi, kalbin işletilmesiyle de, tasavvuf ilmi ortaya çıkmıştır. Gerek Yahudilik ve Hristiyanlık gibi semavi dinlerde, gerekse Hinduizm ve Budizm gibi beşeri sistemlerde de mistisizm denilen tasavvuf olduğunu görürüz. Mistisizm, tasavvufun evrensel boyutudur.

İslâm tasavvufunun menşeini inceleyen bazı zâtlar, İslâm öncesi tasavvufî akımlarda da benzeri esasları gördüklerinden, onu ya Hint’te, ya İran’da veya daha başka yerlerde aramışlardır. Hâlbuki İslâm tasavvu­funu doğrudan doğruya Kur’ân’da ve Rasulullah’ın (asm) hayatında aramak lâzım gelir. Çünkü tasavvufta yer alan “zikir, fikir, nefis terbi­yesi” gibi esaslar, Kur’ân’da çokça bahsedilen konular­dır. “Yaşayan Kur’ân” durumunda olan Rasulullah ise, tasavvufî hayatın en zirve tatbikini göstermiştir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun