"Rahmetim gazabımı geçti." hadis-i kutsisi nasıl anlaşılmalıdır?

Tarih: 13.08.2006 - 21:14 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bu hadisi, Allah'ın tüm insanları affedeceği şeklinde anlayabilir miyiz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Hayır, bu hadis-i kutsi bu manada anlaşılamaz. Allah kâfir ve münafıkları bağışlayp cehennemden çıkarmaz. Ama "herkes hakkında bir nevi merhamet vardır", manasında anlaşılabilir. Mesela; Allah'ın kâfirleri bile yok etmeyip cehennem de olsa var etmesi bile, onun rahmetinin gazabından fazla olduğunu gösterir.

Rahmet-i İlahiyeyi de göz önünde bulundurmak suretiyle, cehenneme girecek insanların ebedi cehennemde kalsa bile ateşe ülfet edeceğini Bediüzzaman, hadislere dayanarak bildiriyor. Bu cümlenin izahına gelince, iki–üç tarzda izahı yapılabilir:

1.  "Rahmetim gazabımı geçti." hadis-i kudsisinden ders çıkarılabilir. Yani, Allah’ın rahmeti, belirli bir zaman sonra bu insanı rahatlatacak ve ateşe karşı bir ülfet verecektir. Yani, Allah gazabından ziyade rahmetiyle muamele edecektir. Çünkü yukarıdaki ifade de geçtiği gibi, dünyada yaptıkları iyiliklere mükafaten, merhamet-i ilahiyeye mazhar olacaklar.

Muhyiddin Arabî Hazretleri, "Onlar orada ebedî kalacaklardır." mealindeki âyet-i kerimeyi tefsir ederken, kâfirlerin cehennemde ebedî kalmakla birlikte, azabı ebedîyen aynı seviyede tatmayacaklarını kaydeder ve zamanla oraya mahsus ayrı bir hayat çeşidine girip, eski azaplarından bir bakıma kurtulmuş olacaklarını söyler. Nur Külliyatı'nda geçen şu cümleler de o büyük velînin bu keşfini, az farkla, doğrular mahiyettedir:

"Kâfir, kendi ameliyle bu duruma kesb-i istihkak etmiş ise de amelinin cezasını çektikten sonra, ateş ile bir nev’i ülfet peyda eder ve evvelki şiddetlerden âzade olur." (bk. İşaratü’l-İ’caz)

"Evvelki şiddetlerden âzade olma" ifadesinden, azabın ebediyen devam edeceği, ama şiddetinin öncekilerden daha hafif olacağı anlaşılıyor. Muhyiddin Arabî Hazretleri ise azabın, yerini âdî, süflî, bayağı bir hayata bırakacağı ve kâfirin cehennemde bu hâliyle ebediyen kalacağı kanaatindedir.

Nur Müellifi, naklettiğimiz ifadelerinin sonunda, buna dair "işarat-ı hadîsiye" olduğunu kaydeder.

Sözü edilen hadisin metni hakkında bir bilgimiz yok. Ancak, Muhyiddin Arabî Hazretlerinin bu konuyu işlerken sıkça nazara verdiği bir hadis-i kutsî var; Üstad'ın sözünü ettiği hadis de o olsa gerek:

"Rahmetim gazabımı geçti." (bk. Aclunî, Keşfü'l-Hafâ, 1/448)

2. Adalet-i İlahiye noktasından bakılabilir. Yani bu insan yaptığı ve işlediği günahlardan dolayı azap görecektir. Ama bu insanlar, Bediüzzaman’ın dediği gibi, yaptıklarının cezasını çektikten sonra, ateşe ülfet peyda etmesi yani alışması adaletin neticesidir.

3. Kâinatta ne varsa, Allah’ın bir ismini gösterir, onun aynasıdır. Bu durumda, cehennemde olan insanların da Allah’ın bazı isimlerine mazhar olması da mümkündür. Kim bilir belki de Allah’ın "Metin" ismine mazhariyet verilecek ve ateşe karşı dayanıklılık verilecektir. Keyfiyetini Allah bilir...

Bize düşen, iman etmek ve o dehşetli cehennemden kurtulmak için, ibadet, istiğfar ve taat siperine girmektir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun