Peygamber Efendimiz namazda hangi sure ve ayetleri okurdu?

Peygamber Efendimiz namazda hangi sure ve ayetleri okurdu?
Tarih: 03.04.2012 - 14:09 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Peygamber Efendimiz (asm) namazda belli ayet ve sureleri mutad olarak okumazdı.

Her gün belli sûreleri okumak mekruhtur. Ancak işinin çokluğundan bunu yapıyorsa, o takdirde kerahet kalkar. Ama şu namazda şu ve şu sûrelerin, bu namazda şu ve şu sûrenin okunması vâcibdir, diye bir kanaat taşıyan kimsenin, her gün belirli sûreleri okuması kesinlikle mekruh sayılmıştır. Çünkü böyle bir vücub ne rivayet, ne ictihad yoluyla sabit olmuştur. (Et-Tahavî - El-İsbicabi / Alaaddin Ali.)

O halde her gün başka başka sûre ve âyetleri okumak çok daha uygundur ve sünnetin ruhuyla uyum halindedir. Bilhassa imamlık yapan kimsenin buna çok dikkat etmesi gerekir. Aksi halde arkasında namaz kılan ve fıkhi bilgisi olmayan cemaat, şu vakitte şu sûre ya da âyetlerin okunmasının vâcib olduğunu sanır.

Normal Şartlarda Namazın Kıraatinin Uzunluğu Nekadar Olmalıdır, Hangi Namazlar ve Rekâtlar İçin Hangi Uzunluktaki Kıraat Daha Efdaldir?

Sabah farzının her iki rekâtında Fâtiha'dan başka 40–50 âyet uzunluğunda birer sûre okumak uygun olur. Öğle namazı da buna yakın bir ölçüde edâ edilir. El- Asıl kitabında, öğle farzındaki kıraatin sabah farzındaki kıraatten az olması belirtilmiştir. Sahih olan da budur. Yatsı farzının her iki rekâtında Fâtiha'dan başka yirmişer âyet uzunluğunda bir sûre ya da doğrudan doğruya yirmi âyet okumak uygun olur. Akşam namazında ise her iki rekâtta de Fâtiha'dan başka kısa birer sûre okunur. Sünnet ya da müstehab olan budur. (El-Muhit / Serahsî.)

Fukahanın çoğu, bu konuda genel kural olarak şöyle bir tespit yapmışlardır: Eğleşik durumda sabah ve öğle farzları tıval-ı mufassal ile ikindi farzı, tıval-i evsat ile yatsı farzını da yine böyle akşam farzını kısa sûrelerle kılmak sünnete daha uygundur. (El-Vikaye / Tacü'ş-Şeria.)

Açıklama; Tival-i Mufassal: Hüccurat’tan Buruc Sûresine kadar olan sûrelerdir.

Tival-i Evsat: Buruc’dan Lem Yekûn'a kadar olan sûrelerdir.

Kısalar ise: Lem Yekûn'dan Kur'ân'ın sonuna kadar olan sûrelerdir. (El-Muhit / Serahsî - El-Vikaaye / Tacü'ş-Şeri'a.)

Vitir Namazındaki Kıraate Gelince:

Yapılan sahih rivayetten Resûlullah (a.s.m) Efendimizin bazen “sebbih isme rabbike” “kul ya eyyühe'l kafirûn” ve “kul hu-va'l-lahu ehad” sûrelerini, bazen de başka sûre ve âyetleri okuduğu anlaşılmaktadır. Çünkü devamlı aynı sûreleri okumak, Kur'ân'ın diğer sûre ve âyetlerini namazda terk etmeye yol açar. Bu da pek uygun değildir.

O halde müstehab olarak belirtilen ölçüde kıraate devam etmek en uygun olanıdır. Daha fazla okunması, yalnız başına kılan kimse için uygun olursa da imamlık görevini yürüten için değil. Çünkü cemaati sıkmak doğru değildir. (Tahavî.)

Sabah namazında ise birinci rekâttaki kıraati ikinciye nispetle uzun tutmak sünnettir. Bunda icma' vaki olmuştur. Hatta İmam Muhammed, her namazda birinci rekâttaki kıraati ikinciye nispetle; uzun tutmayı müstehab kabul etmiştir. Fetva da buna göredir. (Mi'racü'd-Diraye - Fetavâ-yi Hindiyye.)

Bayram ve cuma namazlarında da buna benzer farklı görüşler vardır. İmam Muhammed bu namazlarda da aynı şeyin müstehab olduğunu söylemiştir.

Ancak Aradaki Fark Ne Kadar Olmalıdır?

Fukahanın çoğuna göre, üçte iki oranında olmalıdır. Yani birinci rekâtta okunan sûre veya âyetler ikinci rekattakine nisbetle iki misline yaklaşmalıdır.

Tahavi'ye göre birinci rekâtta otuz âyet, ikincisinde on âyet okumak uygun olur. İkinciyi yirmiye de çıkarmakta, bir sakınca yoktur. Daha uygun olanı da budur. Fetva daha çok bu ölçüye göre verilmiştir.

Ama kıraat hükmüne göre konuyu bağlayacak olursak: Birincide en uzun sûreyi, ikincide de en kısa sûreyi okumakta bir beis yoktur. Çünkü farz ve vâcib olan kıraat yerine getirilmiştir, yukarıda belirtilen oran, daha uygun ve daha iyi olanıdır.

İkinci rekâtta kıraati birinciden üç ya da fazla âyet uzun okumanın mekruh olduğu, bu nispetten azının ise mekruh olmadığı El-hulasa kitabında belirtilmiştir. Umum için bu güzel bir fetva ve kolay bir yoldur.

Hidâye sahibi EI-Merğînâni'ye göre: İki rekâttaki kıraatin uzunluk ve kısalığı âyet sayısıyla değil kelime sayısıyladır. Ancak âyetler aynı ölçüde olursa, âyet sayısıyla itibar edilir. (Et-Tebyin / Zeylaî )

Hz. Hüseyin (ra) diyor ki:

«Horasan’a savaşa gittiğimizde beraberemizde en az 300 sahabe bulunuyordu. Onlardan kimi bize namaz kıldırırken Fâtiha'yı ve herhangi sûreden bir âyet okumakla yetinirdi.»

Yapılan sahih rivayete göre; İbn Abbas (ra) namaz kıldırdığında birinci ve ikinci rekâtlarda Fatiha ile Bakara’dan birer âyet okudu.» (Dare-Kutni : İsnad-i kaviy ile...)

Abdullah bin Sâib (ra) diyor ki:

Resûlullah (asm) Efendimiz sabah namazında El-Mu'minûn sûresini okudu. Musa ile Harun bölümüne gelince veya İsa'dan bahseden kısma gelince kendisini bir ürperti aldı ve rükû'a vardı.»

Hazreti Ömer (ra) namaz kıldırırken birinci rekâtta Bakara sûresinden yüz yirmi âyet okuyup rûku'a vardı. İkinci rekâtta Mesaniden (ayet sayısı yüzden az olan surelerden) bir sûre okumakla yetindi.

El-Ahnef birinci rekâtta Kehf sûresini, ikinci rekâtta Yunus ya da Yusuf sûresini okudu.

İbn Mes'ud (ra) birinci rekâtta Enfalden kırk âyet, ikinci rekâtta mufassal'dan bir sûre okumakla yetindi.

İbn Kayyım diyor ki:

«Resûlullah (asm) Efendimiz namaz kıldırdığında birinci rekâtta Fatiha ve başka bir sûre okur, ikinci rekâtta de böyle yapar, ancak bazen uzun okur, bazen seferi hallerde kısa, çoğu kez de orta uzunlukta okurdu.»

Fıkhü's-Sünne'nin tespitine göre:

Resûlullah (asm) Efendimizin bazen her iki rekâtta “Kaf” sûresini okuduğu, bazen “Rum” sûresini, bazen “İzâ'ş-Şemsu Küvvirat” sûresini, bazen “Zilzal” sûresini okuduğu vâkidir. İki rekâtı “Muavvizeteyn” ile kıldırdığı da olmuştur. Bunu daha çok yolculuk halinde yapardı.

(Celal Yıldırım, Kaynaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: 1/268-275.)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 200.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun