Erkek çağırdığında kadın icabet etmek zorunda mı?
- Erkek çağırdığı zaman, kadının kocasına icabet etmesi gerektiği konusunu açıklar mısınız?
Değerli kardeşimiz,
Ebû Ümâme (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Üç kişi vardır ki, onların namazları kulaklardan öte geçmez:
1) Dönünceye kadar, kaçan köle.
2) Geceyi, kocası kendisine dargın olarak geçiren kadın.
3) Kavminin nefret ettiği imam." [Tirmizî, Salât 266, (360)].
AÇIKLAMA:
1. Namazların kulaklardan öte geçmemesi, tam bir kabulle kabul edilmeyeceğini veya salih ameller gibi Allah'a yükselmeyeceğini ifade eder. Türbüştî: "Kulak, yükselmede en aşağı seviyeyi ifade eder, bilhassa kulağın zikredilmesi, namazda kulağa gelen tilâvet ve duâların icrası sebebiyledir. Namazın, Allah'a makbûl olarak, icâbet görerek ulaşmayacağı ifade edilmiştir." der. İlâveten der ki: "Bu, Resûlullah (asm)'ın Kur'ân'ı okudukları halde gırtlaklarından öte geçmeyeceğini haber verdiği Hâricîlerin durumunu andırır. Hadiste kabul görmeme durumu, "kulakları geçmeme" ile ifade edilmiştir.
Suyûtî de: "Namaz semaya yükselmez" diye anlamış ve İbnu Mâce'de gelen İbnu Abbâs hadisiyle aynı mânâda bulmuştur:
"Onların namazları başlarından bir karış yukarı yükselmez." Bu, kabul edilmemeden kinâyedir, nitekim Taberânî'de kaydedilen bir İbnu Abbâs rivâyetinde "Allah onların hiçbir namazını kabul etmez." buyurulmuştur.
2. Kaçan köle câriye de olsa, erkek gibi aynı hükme tâbi olacağı belirtilmiştir.
3. Geceyi, kocasını darıltmış olarak geçiren kadınla ilgili vaîd, İslâm'ın karı koca arasını tanzim eden umumî bir prensibinin ifadesidir: "Erkek, nefsini taleb ettiği taktirde kadın buna icâbet etmelidir. Erkeğin kadın üzerindeki kaçınılmaz haklarından biri budur." Bir Buhârî hadisi aynen şöyle:
"Erkek hanımını yatağa çağırdığı zaman, kadın gelmekten imtina ederse, sabaha kadar melekler lânet okur."
Âyet-i Kerîme (meâlen):
"İyi kadınlar itaatkâr olanlardır..." (Nisâ, 4/34)
diyerek, kadınlar hususunda umumî bir istikâmet çizmiştir. "Kocanın dargın sabahlaması"nın ana sebebi, âyetin irşâdı çerçevesinde aranabilir.
Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Nefsim kudret elinde olan Zât-ı Zülcelâl'e yemin ederim, bir erkek hanımını yatağa davet ettiğinde kadın imtina edip gelmezse, kocası ondan râzı oluncaya kadar semada olan (melekler) ona gadab ederler."
Bir başka rivâyette şöyle denmiştir:
"Erkek, kadınını yatağına çağırır, kadın da gelmeye yanaşmaz, erkek öfkelenmiş olarak sabahlarsa, melekler sabaha kadar -bir rivayette yatağa gelinceye kadar- kadına lanet okurlar."
Bir başka rivâyette:
"Kadın küskünlükle kocasının yatağından ayrı olarak sabahlarsa, melekler onu lanetler."
denmiştir. [Buharî, Nikâh 85, Bed'ü'l-Halk 6; Müslim, Nikâh 120-122 (1436); Ebu Dâvud, Nikâh 41, (2141)]
AÇIKLAMA:
Bazı hadislerde kadının başta gelen vazifeleri arasında zikredilen taat'ın mühim maddelerinden biri, yatağa icâbettir. Erkek yatağa dâvet edince, buna icabet etmesi gerekmektedir. Bazı hadîslerde: "Fırın üzerinde olsa bile..." veya "Havıd (deve semeri) üzerinde olsa bile..." diye, yani "yanda bırakılması zor olan bir işte bile olsa mutlaka emre icabet etsin" manasında te'kid edilmiştir.
Yukarıdaki rivâyetler sebepsiz, meşru olmayan bir mâzerete emre icâbet etmeyen, kocasının yatak dâvetine uymayan kadının bu davranışına terettüp eden mânevî müeyyideyi beyan etmektedir: Kocasının davetine icâbet edinceye, kocasını razı ve memnun kılıncaya kadar meleklerin lânetine maruz kalmak... Mü'mine bir kadın için bu pek büyük bir hasâret ve zarardır.
Şârihler, "yatak" kelimesiyle münâsebet-i cinsiyenin kinaye edildiğini belirtirler. Utanma vesilesi olan meselelerin zikrinde Kur'an ve hadiste sıkça kinâyeye başvurulmuştur, örneği çoktur...
Hadiste geçen "sabah oluncaya kadar..." ibâresi, imtina hâdisesinin geceye mahsus olduğu intibâını vermekte ise de, bu hal, kadının gündüzleri olacak davete imtinaına cevaz vermez. Gecenin zikri, istirahat ve yatma vaktinin gece olması, gündüzleri maişet kazanma meşguliyetinin galebe çalması sebebiyledir. Ayrıca bazı hadislerde, "gece" veya "gündüz" ayırımına yer verilmeden aynı durum mevzubahis edilmiştir.
Hz. Câbir'in bir rivayeti şöyle:
"Üç kişinin namazı kabul edilmez ve hiçbir hayırları semaya yükseltilmez:
* Geri dönünceye kadar, kaçan köle;
* Ayılıncaya kadar, sarhoş;
* Râzı edinceye kadar, kocasını darıltan kadın."
"Erkek öfkeli olarak sabahlarsa" ifadesi, kadının her icâbet etmeme hâlinin aynı derecede olmadığını belirtir. Yani erkek, kadının gelmeyişini mâzur addetmiştir veya çağırma hakkından vazgeçmiştir ve hanımına bu davranışı sebebiyle kızmamıştır. Şu halde yatağa gelmeme halleri, aynı mânevî müeyyideyi icâb etmez.
* Meleklerin duası, hayra da olsa şerre de olsa makbuldür. Bu sebeptendir ki, Aleyhissalâtu vesselâm, onların duasıyla korkutmuştur.
* Kocaya yardım ve rızasını aramaya irşâd var.
* Erkeğin cimayı terketmeye sabrı, kadınların sabrından daha zayıftır.
* Erkeğe en kuvvetli teşviş nikah yönünden gelmektedir. Bu sebeple Şârî bilhassa bu hususta kadının yardımcı olmasına ehemmiyet atfetmiş, teşriatta bulunmuştur.
* Hadis, hiçbir meselesini ihmâl etmeyip, herhangi bir, arzusuna mümânaat edeni bile meleklerin bedduasına mazhar etmek suretiyle alakasını gösteren, hukukunu koruyan Allah'a, erkeğin bu nimetlerine bedel, itaat etmesi, ibadetlerine sabır göstermesi gereği anlaşılır. Evet kula düşen, Rabbinin kendinden taleb ettiği hakları yerine getirmektir. Aksi takdirde onun davranışı, ihsanı bol bir zengine muhtaç durumda olan fakirin gösterdiği kabalık ve nankörlükten daha çirkin kaçar.
Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Ey Allah'ın Resulü! Hangi kadın daha hayırlıdır?" dendi.
"Kocası bakınca onu sürura garkeden, emredince itaat eden, nefis ve malında, kocasının hoşuna gitmeyen şeyle ona muhalefet etmeyen kadın!" diye cevap verdi." [Nesâî, Nikâh 14, (6,68).]
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kadının kocasına itaati konusundaki hadiste "secde etme" "taş taşıma" gibi ifadeler niçin kullanılmıştır? "Eğer bir kimsenin bir başkasına secde etmesini emretseydim, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim ve..."
- Kadının kocasına secde etmesi ve kadının dövülmesi ile ilgili hadisler olduğunu duyuyoruz; bunlar ne derece doğrudur? İslam'da kadına verilen yer, değer bu mu?
- Kadın yorgun olduğu zaman kocasının isteğini geri çevirmesi haram mı? Çalışan bir bayanım ve bazen çok yorgun oluyorum; eşim bana yaklaştığı zaman geri çeviriyorum...
- Bir kadın, kocası her isteği zaman onunla beraber olmak zorunda mıdır?
- Kocasıyla kavgalı olan kadının duaları neden kabul olmaz?
- Erkeğin de cinsel görevden kaçınması haram mıdır?
- Bir Müslüman eşine kızgın olduğu için onunla cinselliği kesebilir mi? Karı-koca ne kadar zaman ilişkiye girmezlerse boş olurlar?
- Kadınların kocaları yanında esir olması ve dövülmesi... Resulullah (s.a.v) buyurdular ki: "Kadınlara karşı hayırhah olun. Çünkü onlar sizin yanınızda esirler gibidirler..." Bu hadisi açıklar mısınız?
- İslâm'da kadının dövülmesi konusunu ve Peygamberimiz (asm)'in çok evliliğinin hikmetini açıklar mısınız?
- Hangi mezhebe göre erkeğin dizlerinin üstünün görünmesi caizdir?