Tutamayacağımız sözü vermek caiz midir?
- Peygamber Efendimiz (asv)'in “Kişinin altından kalkamayacağı işi omuzlaması, kendini küçük düşürmektir.” sözü ne anlama gelir?
Değerli kardeşimiz,
Ahde vefa; İslam dininin çok önemsediği bir husustur. Taahhüdünü yerine getirmeyen insan, bir yandan zayıf karakterli, yalancı duruma düştüğü gibi, bir yandan da başkasını aldatan bir şarlatan konumuna girmiş olur. Efendimiz (a.s.m) şöyle buyuruyor:
“Bizi aldatan bizden değildir.” (Mecmau’z-zevaid, 4/78).
Allah kâfir müşriklerle bile yapılan antlaşmalara bağlı kalınmasını emrediyor ve bu şeklide “sözünde durmayı” takva olarak niteliyor. Aşağıdaki ayette bu gerçek vurgulanmıştır:
“Ancak, kendileriyle antlaşma yaptığınız müşriklerden, (antlaşma şartlarına uyan) sözleşmede size karşı hiçbir eksiklik bırakmayan ve sizin âleyhinize herhangi bir kimseye arka çıkmayanlar (bu hükmün) dışındadır. Bunların sözleşme müddetleri bitinceye kadar antlaşmalarına riayet edin. Şüphesiz Allah, takva sahiplerini sever.” (Tevbe, 9/4).
Müminin kendini küçük düşürmesiyle ilgili hadis Hz. Ali (ra) ve Hz. Abdullah b. Ömer (ra)’den nakledilmiştir. Bu rivayetlere göre, Peygamberimiz (a.s.m); “Kendini küçük düşürmek mümine yakışmaz.” deyince, ilgili sahabi raviler “Mümin kendini nasıl küçük düşürür?” diye sormuş. Peygamberimiz (a.s.m) “Güç yetiremeyeceği / altından kalkamayacağı belalara kendini hedef yaparak (kendini küçük düşürür).” buyurmuştur. (bk. Mecmau’z-Zevaid, 7/274-75).
Anladığımız kadarıyla, ilgili hadiste, insanların onurlu kişiliklerine vurgu yapılmış, sevap kazanmak niyetiyle de olsa, kişinin -altından kalkamayacağı, altında ezileceği, dolayısıyla kendini küçük düşürecek- belalara, imtihanlara hedef yapmamaları tavsiye edilmiştir.
Somut bir misal olarak Mecnun el-Muhibb’i örnek verilebilir. İmam Gazalî anlatıyor. Bir gün bu zata içinde bulunduğu halet-i ruhiyeye uygun olarak “Ya Rab! Beni nasıl istersen öyle dene! Göreceksin ki ben her hal-ü kârda seni severim.” demiş, daha sonra dayanması güç bazı hastalıklara duçar olmuştur. Yolda yürürken kendisine taş atan çocuklara; “Ne olur, taş atmayın, iyileşmesi için bu yalancı amcanıza dua edin.” diyormuş. Bununla “Her halükârda seni severim, yani her şeyine tahammül ederim.” sözüne atıfta bulunmak istemiştir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Zilletin Müslümana haram olduğuna dair hadis var mıdır?
- Yöneticilerin bozulmasının, kıyamet alametlerinden olduğu söyleniyor?
- Bir konuyu veya dersi yazarak çalışmak, Peygamber Efendimizin sünneti midir?
- Tutamayacağımız sözü vermek caiz midir? Peygamber Efendimizin?kişinin altından kalkamayacağı işi omuzlaması, kendini küçük düşürmektir? sözü ne anlama gelir?
- "Kendini Allah'tan satın alır" ne demektir?
- Arap Yarımadası yeşillenmedikçe, kıyamet kopmaz, anlamında bir hadis var mıdır?
- Melekler sevinç, hüzün, mutluluk ya da heyecanın nasıl duygu olduğunu bilirler mi?
- İnsanlar, kıyamete doğru yıldızlara bakarak geleceği bilecekler, diye bir hadis var mıdır?
- Hz. Ömer'i farklı kılan nedir?
- “Kimi benden çok seversen, onu senden alırım.” diye bir hadis var mıdır?