Balın şifa oluşu ve bal şerbetiyle alakalı hadisler hakkında bilgi verir misiniz?
Değerli kardeşimiz,
Nahl suresi, ayet 68-69:
"Rabbin bal arısına şöyle vahyetti 'Dağlardan, ağaçlardan ve kurdukları çardaklardan' evler edin. Sonra meyvelerin her türünden ye ve Rabbi'nin yollarında boyun eğerek yürü!..' Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, ondan insanlar İçin şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır."
Balın Şifa Olması:
"... Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, onda insanlar için şifa vardır..." Mücahid'den nakledildiğine göre, "Onda insanlar için şifa vardır." cümlesinden "Kur'an" kastedilmektedir. Fakat cumhura göre kastedilen, baldır. İbn Kesir Mücahid'in bu sözü hakkındaki yorumunda şöyle demiştir: Bu söz haddizatında doğrudur. Zira İsra sûresinde geçen bir ayette şöyle buyurulmuştur: "Kur'an'dan mü'minler için şifa ve rahmet olan şeyleri indiriyoruz..." Ancak ayetin açık üslubundan, kastolunanın bal olduğu anlaşılmaktadır.
Balın bir ilaç olarak faydası, Peygamber Efendimizin (asm) hadislerinde de nakledilmiştir. Bunlardan bazıları:
Buhari ve Müslim'in Ebu Saîd el-Hudri'den naklettiği bir hadiste:
Bir adam Resulullah Aleyhissalâtu vesselâm'a gelerek:
"Kardeşim ishal oldu (ne yapayım?)" diye sordu.
Aleyhissalâtu vesselâm:
"Ona bal (şerbeti) içir!" ferman buyurdu. Adam içirdi. Bilahare aynı şahıs tekrar gelip:
"Ben bal (şerbeti) içirdim. Ancak, bu onun ishalini artırmadan başka bir şeye yaramadı." dedi.
(Adamın bu gidip gelmeleri) üç kere tekrar etti. Sonunda Aleyhissalâtu vesselâm:
"Allah doğru söyledi. Kardeşinin karnı yalan söyledi (hata etti)." buyurdu.
Sonra bir kere daha içirdi. Bu sefer kardeşi iyileşti. (Buhari/tıb: 4,24- Müslim/selâm: 91- Tirmizî/tıb: 31- Ahmed: 3/19, 20, 92; ayrıca bk. İbn Kesir'de Tefsiri; Tâc, c.3, s.180-181.)
Ebu Hureyre'den nakledilen bir hadiste Allah'ın Resulü (asm) şöyle buyurdu;
"Kim her ayda üç sabah bal yalarsa (yerse) ona büyük bir bela-dert isabet etmez." (İbn Kesir Tefsiri)
Cabir'den nakledilen bir hadiste de Peygamber şöyle buyurmaktadır:
"Sizin ilaçlarınızdan herhangi birinde fayda varsa şunlardır: Hacamat yaptırmakta veya bal içmekte, yahut hastalığa denk gelen ateşle yakmak; fakat ben ateşle dağlamaktan hoşlanmıyorum." (Tâc, III/180)
Nebevi tıb'da, birçok ağır hastalıklarda balın büyük faydaları olduğu tespit edilmiştir. Bu da Kur'an'ı ve Peygamber hadislerini doğrulamaktadır. (bk. İzzet Derveze, et-tefsiru’l-hadis, 4)
"İki şifa veren maddeye gerekli olun (yararlanın) - Bal ve Kur'an." (İbn Mâce, Tıb 7)
Biri bedene, diğeri ruha, kalp ve kafaya şifa verir.
"Kim her ay üç sabah yalamak suretiyle bal yerse, birçok belâ (hastalık) ona dokunmaz." (İbn Mâce, Tıb 8)
"Sina (sinameki veya ona benzer bir ot) ve baldan yararlanın. Çünkü bu ikisinde ölümden başka her derde şifa vardır." (İbn Mâce, Tıb 7)
Bir bedevi, Resûlullah (asm) Efendimiz'e gelerek sordu :
— Ya Resûlullah! Tedavi olalım mı?
— "Evet, ey Allah'ın kulları! Tedavi olun. Zira Allah ne kadar bir hastalık koymuşsa, mutlaka onun şifasını da koymuştur." buyurdu. (Ebû Dâvud, Tıb, 1; Tirmizî, Tıb, 2)
Ebû Huzaa'nın babası anlatıyor:
— Peygamber (asm) Efendimize sordum, dedim ki:
"Duâ edip üflememize, ilâçla tedavi olmamıza, (hastalık ve benzeri) zararlı şeylerden sakınmamıza ne buyurursun? Bunlar ilâhî takdirî geri çevirirler mi?" Peygamber (asm) Efendimiz ona şöyle buyurdu:
"Bunlar da Allah'ın kaderi (takdiri)dir." (Tirmizî, Hadisün hasenün)
"Resûlüllah (asm) Efendimizin helva ve bal hoşuna giderdi." (Buharî, Eşribe, 15, Tıb, 4)
Balda Şifâ Vardır:
"Onda insanlara şifâ vardır."
Bal: Lezzetli, besleyici ve şifa verici bir besin maddesidir. Arıların balözünü aldıkları çiçeklere göre balın rengi, çeşnisi ve kokusu değişir. İlgili âyetle özellikle onun çok yönlü yanları belirtiliyor.
Sağık Bakımından Bal:
Eskiden beri hekimlikte hem iyi bir besin, hem de ilâç olarak büyük değer verilmiştir. Çünkü bal şeker bakımından çok zengindir. % 70-78'i şeker, ancak % 17-20'si sudur. İçinde ayrıca çeşitli çiçeklerden alınmış güzel kokulu reçineler, madensel tuzlar, azotlu maddeler vardır. 100 gram balda 325 kalori mevcuttur. Ayrıca balda vitamin de vardır. Daha çok A vitamini bulunur. Önemli vitaminlerden B kompleksi vitaminleri ile C vitamini de vardır. Ancak C vitamininin miktarı baldan bala değişir.
Baldaki şekerler glikoz ile levüloz, sindirilmesi kolay şekerlerdir. Bunlar vücudumuz için en mükemmel bir güç ve kuvvet kaynağı olur. Bu bakımdan bal, gelişme çağındaki çocukların, zayıfların, za'fiyet geçirenlerin beslenmesinde önemli bir yer tutar.
Bir yaşından küçüklere bal verilmesi önerilmemektedir. Ancak, hekim tavsiye ederse, sütle karıştırılarak, kabızlık, barsak iltihabı, iskorbüt gibi hastalıklara uğrayan küçük çocuklara ve vaktinden önce doğanlara da verilebilir.
Bal derhal kuvvet, enerji verdiği için, şeker hastalarına da hekimin kontrolü altında verilmektedir. Özel polenlerle kuvvetlendirilmiş bal, saman nezlesinin şiddetli arazını hafifletmekte de kullanılır.
Balın besin değeri dışında da birçok faydaları vardır. Eski çağlarda insanlar kimyasal yollarla ilâç yapmasını henüz bilmezlerken, bala çok daha önem verirlerdi. Ayrıca balın midedeki on iki parmak bağırsağındaki ülserlere de iyi geldiğini ileri sürenler olmuştur.
Bal antiseptik olarak da çok önemli bir maddedir. Yara, ezik, yanık ve sivilcelerin iyileştirilmesinde baldan faydalanılabilir. Bal bazı el losyonlarında, yüz kremlerinde de kullanılır.
Ameliyatlardan sonra hastanın su metabolizmasında meydana gelen bozukluklara bal iyi gelir. Şerbet halinde verilince hem su kaybını önler, hem de karaciğerin şeker kazanmasını sağlar.
Ayrıca balın kalp, damarlar ve sinirler üzerinde yatıştırıcı etkileri de bilinen bir gerçektir. Hattâ bazı hekimler tehlikeli bir karaciğer hastalığı olan sirozun balla iyi edilebileceğini ileri sürmüşlerdir.
Tıp bilginleri ve uzman hekimler belki de bizim henüz bilmediğimiz çok şifalı maddeler bulunduğunu düşünüyorlar.
Balın şifa kaynağı olduğu hakkında İslâm ilim adamları çok şeyler yazmışlardır. İslâm tıp tarihinin iki büyük siması sayılan İbn Sina ve Ebû Bekir er-Râzî de bal ve sütü bazı hastalıkları tedavide ilâç olarak kullanmışlardır. (bk. Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 7/3350-3352.)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- İshal olan kişiye bal şerbeti içirilmesini tavsiye eden hadis-i şerifi açıklar mısınız?
- Balın şifa olmasıyla ilgili hadisler var mıdır?
- VEDÂ HUTBESİ
- HASTALIKLARA KARŞI DUA
- PEYGAMBERİMİZİN, BİR AY HANIMLARINDAN UZAK KALMASI: İ'LÂ HADİSESİ
- TEDAVİ
- Kim yedi acve hurması yerse, ona zehir ve sihir tesir etmez, sözü hadis mi?
- MEKKE'NİN FETHİ-II
- Peygamberimizin şemaili / siması, dış görünüşünü (fiziksel özelliklerini) anlatır mısınız?
- Hacamat / kan aldırmak sünnet midir? Sünnet ise belli bir zamanı var mıdır?