Oruç fidyesi bir hayır kurumuna verilebilir mi?
Değerli kardeşimiz,
Fidye, zekat verilen yerlere verilir.
Aldıkları zekat, fitre ve oruç fidyeleri bir fonda toplayıp bunu yalnızca Tevbe Suresi'nin 60. ayetinde belirtilen yerlere sarf ettikleri bilinen ve kendilerine her bakımdan güvenilen kimseler eliyle yönetilen dernek, kurum ve yardımlaşma fonlarına zekat, fitre ve oruç fidyelerinin verilmesinde dinen bir sakınca yoktur.
Oruç tutabilecek durumda olan bir kimse fidye vermekle oruç borcundan kurtulamaz; tutmadığı oruçlarını günü gününe kaza etmesi gerekir.
Oruç tutamayacak kadar hasta olan bir Müslüman, tutamadığı her güne karşılık bir fidye verir. Bu, oruç yerine geçerli bir bedeldir. Fitre'nin miktarı ne ise fidyenin miktarı da odur.
İbâdetlerden oruç hakkındaki fidye, ayetle sabittir:
"O size farz kılınan oruç, sayılı günlerdir. O günlerde sizden kim hasta, yahut seferde olurda oruç tutmazsa, tutamadığı günler sayısınca, sıhhat bulduğu veya yolcu olmadığı başka günlerde oruç tutar. Fazla ihtiyarlık veya ağır hastalık gibi sebeblerle oruç tutmaya gücü yetmeyenler üzerine, bir yoksul doyuracak kadar fidye vermek lâzımdır..." (Bakara, 2/184).
Ayetin açık ifadesinden de anlaşıldığı gibi, oruç hakkındaki fidye; hastalık ve ihtiyarlık gibi bir mazeret dolayısıyla eza ve kazaya imkân bulunmadığı zaman verilir. Fidyesini verse, sonrada oruç tutabilecek duruma kavuşsa, evvelâ verdiği fidyelerle yetinemez, tutamadığı oruçları kaza gerekir. Bu durumda; kaza etmeden ölürse, oruç borcunun ödenmesi için varislerine vasiyette bulunması gerekir. Sıhhatine kavuşmadan vefât edecek olsa verdiği fidyeler kâfi gelir, vasiyette bulunması gerekmez.
Fidyenin miktarı o yıl için baz alınan fitre miktarıdır.
Tâkatsizliği ve güçsüzlüğü her geçen gün artarak devam eden ve artık düzelmesi ihtimali olmayan düşkün ihtiyarlar ve şifâsız hastalar, farz ve vacib olan oruç borçlarından kurtulmak için, her oruca mukabil bir fidye verirler.
Bir fidye -âyet-i kerîmede de belirtildiği gibi- bir kişiyi tam bir gün doyurmaktır. Bir günde ise iki öğün vardır. Fidyeler, yalnız bir fakire verilebileceği gibi, birden fazla fakirlere de verilebilir. Ramazan içinde verilebileceği gibi, evvelinde veya sonunda da verilebilir. Fakirleri sabah - akşam günde iki öğün doyurmak suretiyle olabileceği gibi, öğünlerin parasını vermek suretiyle de olabilir. Para toptan da verilebilir, her gün ayrı ayrı da...
Buna göre iki aylık fidyeyi, zekat verilecek kimselerden istediklerinize verebilirsiniz.
Oruç tutma gücünde olmayan kimse, fidye verebilecek kadar zengin de değilse, yapacağı iş, Allah'tan afv ve mağfiret dilemektir. Fidye vermek mecburiyeti, onun üzerinden kalkmıştır.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Zekat verilecek yerler nerelerdir? Derneklere, vakıflara, hayır kurumlarına..
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Tutulmayan oruçların kazası ve bu oruçlar için fidye vermek hakkında bilgi verir misiniz?
- Oruç tutamayan ve maddi imkanı da olmayan fidye vermeli mi?
- Tutulamayan ramazan orucunun fidyesi, ne zaman ve kimlere verilir?
- Hastanın oruç için fidye verecek parası yoksa, kızı babasının yerine fidye verebilir mi?
- Geçmiş yılların oruç borcu için fidye vermenin şartı nedir? Bir kişi geçmiş yıllara ait tutmadığı/tutamadığı oruçları kaza olarak ödeyemez mi? Yani bu oruçlar için fidye mi vermesi gerekir, yoksa tutamadığı günler adedince kaza mi etmesi lazım gelir?..
- FİDYE
- Hastalık veya başka mazeretlerle tutulamayan oruç fidyesi nasıl hesaplanır ve verilir?
- Zekatımı, fitremi, fidyemi depremzedelere gönderebilir miyim?
- Yemin kefareti olarak verilmesi gereken fidyenin miktarı ne kadardır?
- Hasta olduğu için oruç tutamayan ve ileride de tutamayacak olan kimseler ne yapmalıdır?