Nazar değen kişiye abdest aldırmak ile ilgili hadisler sahih midir?
Değerli kardeşimiz,
İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Göz değmesi haktır. Eğer kaderi (delip) geçecek bir şey olsaydı, bu göz değmesi olurdu. Yıkanmanız taleb edilirse yıkanıverin."(1)
Sahîheyn ve Ebu Dâvud'da Ebu Hüreyre (radıyallahu anh)' tan: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın: "Göz değmesi haktır." dediği rivayet edilmiştir.
Buhârî dışındaki rivayetlerde: "Dövme yapmayı da yasakladı." ziyadesi vardır.(2)
Hz. Âişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor:
"Gözü değene (âin) abdest alması emredilir, onun abdest suyu alınır, bununla göz değmesine uğrayan (maîn) yıkanırdı." (Ebu Dâvud, Tıbb 15, (3880).)
Muhammed İbnu Ebî Ümâme İbni Sehl İbni Hanîf, babasından şunları işittiğini anlatmıştır:
"Babam Sehl (radıyallahu anh) (Cuhfe yakınlarındaki) Harrâr nam mevkide yıkandı. Üzerindeki cübbeyi çıkardı. Bu sırada Âmir İbnu Rabî'a ona bakıyordu. Sehl, bembeyaz bir tene, güzel görünüşlü bir cilde sahipti. Âmir: "Ne bugünkü bir manzarayı ne de böylesine ancak çadıra çekilmiş bâkirede bulunabilen bir cildi hiç görmedim." dedi. Sehl daha orada iken hummaya yakalandı ve rahatsızlığı şiddet peyda etti [ve yere yıkıldı]. Durum Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a haber verildi ve: "Başını kaldıramıyor." dendi. Halbuki Sehl orduya kaydedilmişti. "Ya Resulallah o, sizinle gelemez Vallahi başını bile kaldıramıyor!" dediler. Aleyhissalâtu vesselâm: "Onunla ilgili olarak herhangi bir kimseyi ittiham ediyor musunuz?" diye sordu. "Âmir İbnu Rebîa var." dediler. Resulullah (asm), onu çağırtıp kendisine kızdı ve: "Sizden biri niye kardeşini öldürüyor? Niye bir 'Bârekallah!' demedin? Onun için abdest al!" buyurdu. Bunun üzerine Âmir yüzünü, ellerini, kollarını, dizlerini ve ayaklarının etrafını ve izarının içini bir kaba yıkadı. Sonra, bir adam bu suyu onun (Sehl'in) üzerine arkasından döktü; derken o ânında iyileşti." (Muvatta, Ayn 1, (2, 938).)
AÇIKLAMA:
Yukarıda kaydedilen dört hadis, birbirini tamamlar mahiyettedir ve aynı hükmü ifade etmektedirler. Bu hadislerde ifade edilen ana fikirleri şöyle özetleyebiliriz:
1) Göz değmesi haktır, inkâr edilemez.
2) Göz değmesine karşı bazı tedbirler alınmalıdır.
3) Göz değmesine meydan vermemek için bir şey hoşa gidince "Bârekallah" demek gerekir.
4) Göz değmesine uğrayan kimseyi, düştüğü rahatsızlıktan kurtarmak için gözü değen kimseye abdest aldırtıp, abdest suyunu bir kabta toplayarak kendisine göz değen kişiye dökmek gerekmektedir. Şu halde babın ilk hadisinde geçen "...Yıkanmanız taleb edilirse yıkanıverin." emrini, "Gözünüz değdi diye hükme varılarak göz edenin tedavisi için abdest almanız istenirse, bu hususta aksilik çıkarmayın, bu maksadla usulüne uygun tarzda abdest alarak abdest suyunu verin." demektir.
Nazar değen kişinin abdest suyunda şifa bulunduğunun sahih hadislerle bize aktarılmış olması, iyi bir laboratuvar ve klinik çalışmasına davet etmektedir.
Derisi ile de solunum yapan insan, devamlı terleme de yapmaktadır. Bu ter ile birlikte, vücuttaki bazı zararlı maddeler (toksin ve antijenler) de atılmaktadır. Abdest suyu ile toplanan bu maddeler, nazar değen kişide aşı etkisi uyandırarak tedavi edici etkisinin olabileceği düşünülebilir. (Prof. Dr. İbrahim Canan, Kütüb-i Sitte)
İmam Nevevî de hadisi açıklarken, yukarıdaki bilgileri vermiştir. Ona göre, yıkanmaktan maksat ilgili uzuvları -gerçekten yıkamak değil- sadece üzerlerine su döküp oradan bir kaba akıtmaktır. Akıtıldıktan sonra şişenin / bardağın / kabın ağzı tersine çevrilip -yine arka tarafından- yere bırakılır.(bk. Nevevî, ilgili hadisin şerhi).
- Bu uygulama eskiden beri gelen bir gelenek olabilir.
- Hikmetini şimdiki aklımızla bilemediğimiz bir nebevî düstur olabilir.
- Göz değmeden meydana gelen negatif bir elektriklenmeyi kaldırmaya yönelik olabilir.
- Bu uygulama, modern tıp tarafından henüz kabul görmeyen, fakat tecrübeye dayalı olarak tedavi edici özelliğe sahip olan alternatif tıp uygulaması gibi, bir manevî tılsım özelliğine sahip olabilir.(bk. a.g.e).
Dipnotlar:
1) bk. Müslim, Selam 42, (2188); Tirmizî, Tıbb 19, (2063), Tirmizî'de "Göz değmesi haktır." ibaresi yoktur.
2) bk. Buhârî, Tıbb 36, Libas 86; Müslim, Selam 41, (2187); Ebu Dâvud, Tıbb 15, (3879).
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Nazar / göz değmesi gerçek midir ve büyüyle ilgisi var mıdır?
- "Nazar kaderle yarışsaydı, kaderi geçerdi." hadisi hangi anlamlara gelmektedir?
- Büyü (sihir) yapmanın hükmü nedir, büyü yapan şirke girer mi?
- Topuktan aşağıya sarkan elbiseleri giymek haram mıdır? Bu konuda hadis var mıdır?
- Sürekli abdestli olmanın faydası nedir, sevabı var mıdır?
- "Şu üç şey Âdemoğlunun saadetindendir; saliha bir hanım, geniş ev, rahat binek." hadisi açıklar mısınız?
- Hz. Ömer'in hadis rivayeti konusundaki ihtiyatı hakkında bilgi verir misiniz?
- Hadisde geçen "Allah taaccüp etti ve güldü." ifadesi nasıl anlamalıdır?
- Dilin afetleri nelerdir?
- "Kuşların sağa sola uçmasında bir uğursuzluk yoktur; eğer uğursuzluk olsaydı; evde, kadında ve atta olurdu." hadisini açıklar mısınız?